Deutsche Kinderbücher

11 Mayıs 2018 Cuma

Suda Yüzen Ataç


Dün ve bugün  burada okullar tatil olduğu için, bu sabah ailece güzel bir kahvaltı yapalım diye düşündüm. Bu arada, ben kahvaltı hazırlarken çocuklar da benim yanımda biraz oyalansın diye, dün akşam düzenlediğim dosyalardan arta kalan iki atacı onların eline verdim.  Bir kasenin içerisine de su doldurdum, önlerine koydum. Sonra sordum: "Sizce bu ataçları suya atarsak ne olur?" İlk cevap hemen Eymen'den geldi. "Batar!" 
"O zaman deneyin" dedim ve kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Bu en çok Eren'in hoşuna gitti. Suyla oynamak onun en büyük keyiflerinden biri. Birkaç defa ellerindeki atacı suyun içerisine atıp çıkardılar. Sonuç aynen Eymen'in dediği gibi battı. Eren halinden memnun, suyla keyifle oynamaya devam etse de, Eymen için bir kaç defadan sonrası sıkıcı geldiğinden, hemen kağıt havlunun ucundan bir parça koparıp ona verdim. Atacı küçük kağıt havlunun üzerine koyup, o şekilde suyun üzerine yavaşça ve dikkatlice bırakmasını söyledim. Aynen  dediğim şekilde yaptı ve ataç kağıt havlunun üzerinde, suyun yüzeyinde kaldı. Ancak birkaç saniye sonra kağıt havlu tamamen ıslanıp ağırlaştığıktan sonra, suyun dibine doğru batmaya başladı. Ama buradaki asıl ilginç olan şey,  ataç suyun yüzeyinde kaldı, dibe batmadı.  Bu arada atacın batmadığını gören Eymen heyecanla "Anne bak, anne bak, batmadı görüyor musun?" Diye heyecanla bağırmaya başladı. Bu arada, farklı bir şeyler yaptığımız anlayan Eren de hemen bir kağıt havlu istedi ve benim yardımımla aynısını o da yaptı.  Bu yaptığımız çalışma çocuklara çok ilginç ve heyecanlı geldi.  Ben de bunu fırsat bilerek, kağıt havlulardan küçük küçük koparıp önlerine koydum ve istedikleri kadar yapabileceklerini söyledim.  Gerçekten defalarca bıkmadan, usanmadan yaptılar. Bu arada ben de zaman kazanıp kahvaltıyı hazırladım. 
Ancak kahvaltıya geçmeden önce, atacın neden  batmadığını anlatmalıydım. Eymen'e, daha önce yapmış olduğumuz "İki renkli çay deneyi"ni hatırlayıp hatırlamadığını sordum➡️ burada
Hatırladığını söyleyince, anlatmam daha kolay oldu. Onlara atacın metalden yapıldığını ve yoğunluğunun sudan büyük olduğu için, suya atar atmaz dibe battığını söyledim. (Yoğunluk kavramını  daha önce yapmış olduğumuz deneylerden öğrendikleri için "O ne demek, nasıl bir şey, neden…" gibi sorularla karşılaşmadım.) "Ancak, atacı kağıt havlunun üzerinde suya bıraktığımızda,  kağıt havlu tamamen ıslandıktan sonra dibe batsa da, atacın üst yüzeyi kuru olduğundan, yoğunluğu da suyun yoğunluğundan küçük oluyor ve dibe batmıyor" şeklinde açıkladım. Bu sayede, okul olmasa bile evde çok eğlenceli bir fen bilgisi dersi işlemiş olduk.  Hem çok basit, hem eğitici, hem de eğlenceli olan bu çalışmayı büyük-küçük herkese tavsiye ediyorum. Bu çalışma için gerekli olan malzemelerimiz:

- Ataç (İğne de kullanılabilir)
- Küçük kopartılmış kağıt havlu
- İçi yarıya kadar su dolu bir kap








17 yorum:

  1. Ah eymen Ah erenn ahh!Fizik konularıyla hiç tanışmamanızı dilerdim ama malesef eni sonu görüceksiniz lanetli dersi!😒😂annenizin bu güzel etkinlikleri inşallah ilerde size yardımcı olur🙄😂Suyun kaldırma kuvveti,yogunluğu,Çarklar vardı bi de dişli asla unutmuyorum bu konuları😂Lise hayatımın trajik hatta aşırııı trajik dersiydi “Fizik”!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 😂😂😂 Hayatın acı gerçekleri. Ne kadar erken tanışırlarsa, o kadar az acılı atlatırlar diye düşündüm. O dişli ve çarklardan ben de çok çekmiştim. 🤗

      Sil
    2. Bu arada Ortak öykü yazma çalışmasında sıra sende. Beyda'nın Kitaplığı tarafından mimlendin. Kolay gelsin.

      Sil
  2. Güzel deney..
    Sizden kopya çekip ben de bizim ufaklıkla yapayım.:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence de kesin yapın, çocuklar çok eğleniyor.

      Sil
  3. Valla ben de öğrenmeye başladım bir şeyler. Eğlenceliymiş. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, gerçekten çok eğlenceli. Kesin deneyin derim 😊

      Sil
  4. karışık işler bunlar :) üst tarafı ıslanmıyor diye he :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir de yüzey gerilimi var ama bunu şimdi anlamaları zor. Şimdilik sadece yoğunluğu bildiklerinden, bu kadarla idare etsinler. Gerisini okulda fen bilgisi dersinde detaylı öğrenirler. Anneden bu kadar. 🤗

      Sil
  5. Evett bende yeğenim ile yapsam fena olmaz. Ama galiba şimdi sadece su ile oynamaktan başka birşey anlamayacaktır.:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 😀 Eren de su ile oynamaktan başka bir şey anlamadı ama yine de mutlu oldu. Ama belki göz aşinalığı, kulak dolgunluğu olmuştur. İleride karşısına çıkınca bilinç altından bu güne geri dönebilir. 😀

      Sil
  6. Yaaaa, çok güzel, bir gün çocuğum olursa ben de yapacağım :) Bu arada bir mim bıraktım bakmak isterseniz sayfama beklerim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, çok güzel. Çocuksuz bile yapılabilir. Bana bile çok eğlenceli geliyor. Sayfaya uğradım, buradan da yeniden teşekkürlerimi sunuyorum. En kısa zamanda yazıp, yayınlıyorum. Sevgilerle.

      Sil
  7. Bir kimya öğrencisi olarak, okullara gidip çocuklara bilimi sevdirmeye çalışıyorum yaptığım deneylerle. Anaokulu ve ilkokul derecesinde öğrencilerime süt ve gıda boyaları ile deney yaptırıyorum. Renklerin karışması sütün içinde sihir gibi geliyor deneyebilirsiniz öneririm. Böyle güzel anneleri olduğu için çok şanslılar siz de aynı şekilde. Yüreğinize sağlık vallahi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aaaa ne güzel. Fen bilimlerine hep ilgim var, inşallah çocuklarımın da olur. Şimdiden biraz aşılamaya çalışıyorum. Sütlü renk cümbüşü adı altında bir etkinlik yapmıştık, çocuklar çok eğlenmişti. Onu da yazıp yayınlamıştım. Ayrıca bir de Renklerin oluşumu-yürüyen renkler çalışması yapmıştık. O da eski yayınlarımda var. Hepsi çok eğlenceliydi. Tavsiyeler için teşekkürler. Sevgilerle

      Sil
  8. Çok güzel bir çalışma olmuş.Çocuklar uygulamayla daha iyi öğreniyor :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler😊
      Evet, yaparak-yaşayarak öğrenmek çok etkili. 🤗

      Sil